En Doğu Karadeniz: Off-Road Gezisi

Çocukluğumda gittiğim Zonguldak, Karabük gezisini saymazsak ilk defa göreceğim Karadeniz’e gidiyor olmaktan dolayı inanılmaz heyecanlıydım. Neredeyse bir hafta öncesine kadar hiç bir yeri araştırmamış, bu geziyi organize eden Equinox Travel’ın rotası dışında Karadeniz’e dair hiçbir yazı okumamıştım. İçimden bir ses bu yolculukta herşeyi akışına bırakmamı söylüyordu. “Doğaya tamamen teslim olma hali.” Uzun zamandır hayalini kurduğum şey aslında tam olarak buydu. Hareketli ve tempolu çok sayıda seyahatin ardından tabiat ana ile başabaş geçirilicek bir kaç sessiz gün. Karadeniz’in en bakir yayalarında hem o aradığım huzuru hem de bir gün yeniden o huzuru aradığımda gitmem gereken yeri buldum.
Okumaya Devam...Kars Gezilecek Yerler Rehberi

Kent merkezini keşfetmenin en iyi yolu dünyanın her yerinde olduğu gibi sokaklarında yürümek. Birbirine paralel ve dik inişli çıkışlı yolları Baltık, Selçuklu, Gürcü, Osmanlı, Ermeni mimarisin yansıtan güzel taş binalarla süslüdür.Izgara planına sahip tarihi Kars Merkezinde 11 kilometrelik uzun ve 7 kilometrelik kısa yürüyüş rotası bulunmakta. Yürüyüş rotanızı birkaç bölüme ayırabilirsiniz. Molalar ve öğle yemeğine ayıracağınız vakite göre yarım gün veya 1 gün tüm şehri gezmek için yeterli. Fikir vermesi açısından Kars Kalesinden başlayıp Kars çayına takip ederek Cumhuriyet mahallesine doğru uzanan bir rota hazırladım.
Okumaya Devam...Kars: Doğu'da Bir Masal Şehri

Ülkenin en doğusunda, birçok kültürün etkileşimi altında kalmış, modernliği ve yerelliği bir arada yaşatan, savaşı da barışı da bilen, hikaye anlatan bir şehirdir Kars. İklimi soğuktur ama insanı sıcak. Türkiye’nin en çok güneş alan coğrafyasından biridir. O yüzden kışın en soğuk günlerinde bile bulutların arasından çıkan güneş içinizi ısıtır. Baharla beraber beyaz örtü yerini yemyeşil doğaya bırakır. Derin vadiler, sarıçam ormanları ve botanik bitki örtüsü harika yürüyüş parkurlarına dönüşür. Öyle ki bu güzel kent her mevsim başka türlü sevdirir kendini.
Okumaya Devam...Doğu Ekspresi: Bir Türkiye Fotoğrafı

Doğu ekspresine binmek üzere Kars Gar’ına geldiğimizde gün yeni ağarmıştı. Küçücük bir istasyon dedim içimden. Kim bilir kaç ayrılığa, kaç kavuşmaya ev sahipliği yaptı. Vagon 7, öyle yazıyordu bilette. Rayların üzerinde uzayıp giden kırmızı beyaz trenin arkasına doğru yürümeye başladık. Binmeden bir hatıra fotoğrafı çektik. Telefonu alıp baktım. Sanki bir anda zaman ilerledi ve kızlarımın evlerinde bir fotoğraf albümü oldu bu kare. İçimi nereden geldiğini anlayamadığım bir hüzün kapladı. Çocuklarıma baktım. Acaba onlar benim yaşıma geldiklerinde bu tren hala burada olacak mıydı? Günlerdir neşe içinde heyecanla beklediğimiz yolculuğun başlamasına çok az kalmıştı ve biz karla kaplı Kars’dan sımsıcak anılara sarmalanmış olarak dönüyorduk. Bana bu romantizmi yaşatan fotoğraf değildi, insanlarla beraber hikaye olan “tren”di..
Okumaya Devam...Mevlana'yı Anlamak

Mevlana'nın asıl adı Muhammed Celaleddin'dir. Mevlana ve Rumi de, kendisine sonradan verilen isimlerden. “Efendimiz” anlamına gelen Mevlana ismi Konya'da ders okutmaya basladığı tarihlerde konulmuş. Bu ismi ilk Sems-i Tebrizi ve o dönemde Mevlana'yı sevenler kullanmış, sonrasında adı yerine kullanılan br sembole dönüşmüş. Rumi ise Anadolu demek. Geçmişte Konya Diyar-i Rumi yani Anadolu ülkesinin vilayeti olarak anılıyordu. Ömrünün büyük bir kısmını burada geçiren türbesi hala burada olan Mevlana’nın Rumi olarak çağırılması da buradan gelmekte.
Okumaya Devam...